KADININ TOPLUMDAKİ YERSİZLİĞİ

Kadın!

Ne güçlü kelimedir.

Her harfinde bir hikaye yatar; her harfinde çok sevilmiş eş, çok dövülmüş anne, çok yıpratılmış kız evladı vardır.

Bir dünyaya  sığdıramadığımız ama tüm dünyaya sığdırılabilen kadınlarımız.

Dokunmak için güç isteyen ama gücü tek yetilendir.

Hor görülen, yok sayılan, hakları hiçe sayılan ve toplumda kör olduklarımızdır.

Yıllar geçiyor değişmiyor hikayeleri.

Farklı isimlerle şahit oluyoruz her geçen gün;

Yer, zaman, mekan fark etmeksizin..

Ormanda, tenhada, kalabalıkta, markette, arabada ve eve kalıplar yerleştiriyoruz;

Orada olduğumuz saate, giydiğimiz kıyafete, aldığımız nefese bahaneler üretiyorsunuz, indirimler ile kendinize yakışanı yapıyorsunuz.

Vahşeti izliyoruz, cinayete şahit oluyoruz, sosyal medyada gündeme getiriyoruz ama katili  görmüyoruz, bilmiyoruz.

Gördüğümüz her takım elbiseli, yanımdan geçen, konuşan, yürüyen şüpheli.

Cebimizde anahtarlık, elimizde biber gazı. Tetikteyiz, şüpheliyiz.

Aynı hikayelerin kadınıyız, haykırışlardayız.

Kadın olmak çok kolay, kadın ölmek çok kolay artık.

İsimler ekranda, hashtaglerde, burada;

#NerminYumuşak, #GülsümTaş, #ElifÖzden, #TuğbaEkiz‘ de burada ama kendileri yok.

“Ya benimsin ya kara toprağın.“ Cümlesinde ki kara toprakta hepsi.

Birini duyduk, diğerini görmedik.

Haberlerde koca başlıklarla tanıdık görebildiklerimizi.

Toplumdaki yersizliği kadar ekranlarada yer vermedik.

Son dakika haberlerde izledik hikayeleri, isimsiz vahşetleri.

Şok başlıklarıyla ara verdik.

Bir ömrü, hiç saniyelere saydık.

Evet, sayın seyirciler; görmeyenler, duymayanlar ve sonunun Kadir Şekerci gibi olmasından korkan nesillerimiz..

4 yaşındaki kızının önünde öldürülen ,

Sevgilisi tarafından çamaşır ipiyle boğulan,

Kalbinden bıçaklanan

Doğum yapan , eşi tarafından hastahanede bıçaklaklanarak öldürülen,

Sokak ortasında şiddet gören kadınlarımız ve niceleri..

Ömürleriniz, iki yıl yatıp çıkacak kadar değersizdi..

Annenin kızına olan şefkati, kızının annesine olan merhameti, emeği, sevgisi on saniyeye sıkıştırılabilindi.

Ama sizler izlemeye devam edin.

Türkiye’de kadın cinayetleri son 10 yılda artmış durumda..

2020 yılında 372’si silahlı, 527 kadın cinayeti, 373 ölü, bazıları ağır,263 yaralı.

Son 6 yılda işlenen kadın cinayetlerinin toplamı ise 2 bin 851..

Sonra görmedik, duymadık, bilmiyoruz demeyin!

“Senin de sonun o kadın gibi olacak.” Tehditleri ile hepimiz Pınar’ız, Aleyna’yız, Emine’yiz, Ceren hoca’yız.

Hayatlarımızı aldınız, yaşatmadığınız hayallerimizi de.

Kadınlar ölüyor, insan yetemiyor insanoğlu!

Her şeyi hak edemedik, yaşamak en özgür hakkımızdı onu da aldınız.

“Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürüklenmeye değil, omuzlar üzerinde göklerde yükselmeye layıksın!” Dedi,

Mustafa Kemal Atatürk.

O göklere melek olup uçtuk Atam..

BÜŞRA GENÇLER